Türkiye otomotiv endüstrisi, Nisan ayında 3 milyar 146 milyon dolarlık ihracat yaparak önemli bir başarıya imza attı. Bu rakam, sektörün bugüne kadarki en yüksek nisan ayı ihracatı olarak kayıtlara geçti. Özellikle eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ve çekici ihracatındaki artışlar dikkat çekti. Peki, bu başarının arkasında yatan faktörler neler ve sektörün geleceği nasıl şekillenecek?
Otomotiv İhracatında Yükseliş Trendi
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, otomotiv sektörünün nisan ayı ihracatı, 2024'ün aynı dönemine göre yüzde 15 oranında arttı. Türkiye'nin toplam dış satımından yüzde 15 pay alan otomotiv sektöründe en fazla ihracat, 1 milyar 284 milyon dolarla "tedarik endüstrisi" grubunda gerçekleşti. Bu durum, Türkiye'nin otomotiv sektöründeki tedarik zincirinin gücünü ve rekabetçiliğini gösteriyor.
İhracat kalemlerinde yaşanan değişimler de dikkat çekici. Geçen yılın aynı ayına kıyasla binek otomobil ihracatı yüzde 4 azalarak 895 milyon dolara gerilerken, otobüs, minibüs, midibüs dış satımı yüzde 9 artışla 240 milyon dolar oldu. Eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı yüzde 33 artışla 513 milyon dolar, çekici ihracatı ise yüzde 137 artışla 145 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Bu veriler, sektörün farklı segmentlerdeki performansını ve pazar dinamiklerini yansıtıyor.
İhracat Pazarlarındaki Gelişmeler
Türkiye otomotiv sektörünün ihracat yaptığı ülkeler arasında Almanya, Fransa ve Birleşik Krallık öne çıkıyor. Tedarik endüstrisinde en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya'ya ihracat yüzde 21 arttı. Önemli pazarlardan Fransa'ya yüzde 19, Romanya'ya yüzde 30, İspanya'ya yüzde 33, Polonya'ya yüzde 39, Belçika'ya yüzde 37, Fas'a yüzde 40 ihracat artışı görüldü.
Binek otomobillerde ise en fazla ihracat yapılan ülke olan Fransa'ya dış satım yüzde 26 azaldı. Önemli pazarlardan İspanya'ya yüzde 29, Almanya'ya yüzde 19, Hollanda'ya yüzde 71, İsveç'e yüzde 45 ihracat düşüşü yaşandı. Ancak Birleşik Krallık'a yüzde 24, İtalya'ya yüzde 66, Polonya'ya yüzde 100, Slovenya'ya yüzde 196, Belçika'ya ise yüzde 183 ihracat artışı gerçekleşti. Bu dalgalanmalar, küresel ekonomik koşulların ve pazar taleplerinin etkisiyle şekilleniyor.
OİB Başkanı Baran Çelik'in Değerlendirmesi
Verileri değerlendiren OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, yılın 3'te 1'inin geride kaldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Ocak-nisan döneminde otomotiv endüstrisi ihracatımız yüzde 6,5 artışla 12 milyar 635 milyon dolara ulaştı. Geçen ay bugüne kadarki en yüksek nisan ayı ihracatını gerçekleştirdik. Nisanda, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı yüzde 33, çekiciler ihracatı yüzde 137 arttı. Yine Almanya'ya yüzde 44, Polonya'ya yüzde 68, Slovenya'ya yüzde 115 ihracat artışı yaşadık."
Bu açıklamalar, sektörün genel performansından duyulan memnuniyeti ve geleceğe yönelik umutları yansıtıyor.
Türkiye otomotiv endüstrisinin Nisan ayında elde ettiği bu rekor ihracat, sektörün potansiyelini ve rekabet gücünü bir kez daha kanıtladı. Özellikle eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ve çekici ihracatındaki artışlar, sektörün büyüme potansiyelini gösteriyor. Ancak, binek otomobil ihracatındaki düşüşler ve bazı pazarlardaki daralmalar, sektörün dikkatli olması gereken noktaları işaret ediyor. Önümüzdeki dönemde, küresel ekonomik koşullar ve pazar taleplerindeki değişimler, Türkiye otomotiv sektörünün performansını belirleyecek önemli faktörler olacak. Bu başarı, Türkiye ekonomisi için de önemli bir katkı sağlarken, sektörün sürdürülebilir büyüme için stratejik adımlar atması büyük önem taşıyor.