
Zirai Don Felaketi: Meyve Bahçeleri 3 Yıl Kendine Gelemiyor!
Nisan ayında yaşanan zirai don felaketi, Türk tarımını derinden sarstı. Özellikle meyve üreticileri büyük bir şok yaşarken, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından kurulan araştırma komisyonunun hazırladığı ön rapor, durumun vahametini gözler önüne serdi. Rapora göre, genç meyve bahçelerinde 2 ila 3 yıl sürecek ciddi bir gelir kaybı bekleniyor. Hatta bazı çiftçilerimiz, önümüzdeki sezonlarda dahi ürün alamama tehlikesiyle karşı karşıya.
Zirai Donun Meyve Bahçelerine Etkileri
Zirai don, özellikle yeni dikilmiş ve henüz olgunlaşmamış meyve ağaçlarını daha fazla etkiliyor. Bu durumun başlıca nedenleri şunlardır:
- Genç ağaçların soğuğa karşı daha dayanıksız olması
- Don olayının en kritik dönem olan çiçeklenme ve meyve tutma evresinde yaşanması
- Üreticilerin donla mücadele konusunda yeterli bilgi ve donanıma sahip olmaması
Komisyon raporunda, üreticilerin yüksek maliyetler, bilgi eksikliği ve destek yetersizliği nedeniyle büyük bir darboğazda olduğu vurgulanıyor. Özellikle küçük ölçekli aile işletmeleri, bu tür doğal afetler karşısında daha savunmasız kalıyor.
Üreticinin Feryadı: Destek Bekliyoruz!
Zirai don felaketinden etkilenen üreticiler, devletten acil destek bekliyor. Üreticilerin talepleri arasında şunlar yer alıyor:
- Düşük faizli kredi imkanları
- Zarar tespit çalışmalarının hızlandırılması
- Donla mücadele konusunda eğitim ve bilgilendirme faaliyetlerinin artırılması
- Sigorta sisteminin daha etkin hale getirilmesi
Üreticiler, "Bu felaket, sadece bizim değil, tüm Türkiye'nin sorunu. Eğer biz üretemezsek, tüketici de mağdur olacak. Lütfen sesimizi duyun ve bize destek olun!" şeklinde feryat ediyor.
Zirai Don ve Tarım Sigortası
Tarım sigortası, çiftçileri doğal afetlerin neden olduğu zararlara karşı koruyan önemli bir araçtır. Ancak Türkiye'de tarım sigortası yaptırma oranı hala oldukça düşük seviyelerde seyrediyor. Bunun başlıca nedenleri ise sigorta primlerinin yüksekliği, sigorta şartlarının karmaşıklığı ve üreticilerin sigorta konusunda yeterli bilgiye sahip olmamasıdır.
Uzmanlar, tarım sigortasının yaygınlaştırılması için devletin sigorta primlerine daha fazla destek vermesi, sigorta şartlarının basitleştirilmesi ve üreticilere yönelik bilgilendirme çalışmalarının artırılması gerektiğini vurguluyor.
Nisan ayında yaşanan bu acı tecrübe, tarım sektöründe daha sürdürülebilir ve dirençli bir yapı oluşturmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Zirai don gibi doğal afetlere karşı hazırlıklı olmak, üreticileri desteklemek ve tarım sigortasını yaygınlaştırmak, gelecekte yaşanabilecek benzer felaketlerin etkilerini en aza indirmek için hayati önem taşıyor. Unutmayalım ki, tarım sadece bir sektör değil, aynı zamanda ülkemizin geleceğidir.