Japonya'da Taksici Dehşeti! 50 Kadına Cinsel Saldırı İddiası!
Japonya'da yaşanan bir olay ülkeyi derinden sarstı. Eski bir taksi şoförünün, kadın yolcularına ilaç vererek cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla gözaltına alınması büyük yankı uyandırdı. Şüphelinin evinde ve taksisinde yapılan aramalarda, yaklaşık 50 kadına yönelik cinsel saldırı içeren 3 bin kadar video ve fotoğraf ele geçirildi. Bu durum, olayın boyutunu gözler önüne serdi.
Taksici Şok İddialarla Gözaltında
Olay, geçtiğimiz yıl yaşanan bir tecavüz vakasıyla ortaya çıktı. 20'li yaşlardaki bir kadın yolcuya uyku ilacı vererek bilincini kaybetmesine neden olan taksici, kadını evine götürerek cinsel saldırıda bulundu. Saldırı anını kayda alan şüpheli, polisin radarına takıldı. Tokyo Polis Sözcüsü, şüphelinin "rıza dışı cinsel ilişki" ve "cinsel bölgelerin görüntüsünün alınması yasağının ihlali" suçlarından gözaltına alındığını açıkladı.
Japonya kamu yayıncısı NHK'nın haberine göre, şüpheli, kadına sağlık durumuyla ilgileniyormuş gibi yaparak su ve ilaç vermişti. Basına yansıyan haberlerde, kadının saçında uyku ilacı kalıntılarına rastlandı. Haberlere göre, şüphelinin telefonu ve diğer cihazlarında bulunan görüntüler, 2008 yılına kadar dayanıyordu.
Deliller Şoke Etti
Polis, şüphelinin cep telefonunda ve diğer cihazlarında yaptığı incelemelerde, 2008 yılına kadar uzanan çok sayıda video ve fotoğraf buldu. Bu görüntülerde, taksicinin taksisinde veya evinde 50 kadar kadına cinsel saldırıda bulunduğu tespit edildi. Bu durum, şüphelinin uzun yıllardır benzer suçları işlediği şüphesini güçlendirdi.
Soruşturma derinleştikçe, şüphelinin daha önce de benzer suçlardan gözaltına alındığı ortaya çıktı. Ekim ayında başka bir kadına ilaç verme şüphesiyle gözaltına alınan taksici, kadının 40 bin yen'ini (280 dolar) çalmakla da suçlanmıştı. Serbest bırakıldıktan sonra aralık ayında bir "uygunsuz saldırı" iddiasıyla tekrar gözaltına alınmıştı.
Bu olay, Japonya'da büyük bir infial yarattı. Kadın hakları savunucuları, yetkilileri bu tür suçlara karşı daha etkin önlemler almaya çağırırken, toplumda da büyük bir farkındalık oluştu. Yetkililer, soruşturmanın titizlikle sürdürüldüğünü ve suçluların en ağır şekilde cezalandırılacağını belirtti.
