İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat'ın tutuklanması ve ardından yaşadığı sağlık sorunları, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Yüksek tansiyon ve anjiyo operasyonu geçirmesine rağmen cezaevine geri gönderilmesi, "Mahir Polat'ı Öldürmeyin" sloganıyla başlatılan bir kampanyaya dönüştü. Peki, Mahir Polat'ın durumu ne kadar ciddi ve bu tepkilerin ardında yatan sebepler neler?
Mahir Polat'ın Sağlık Durumu Alarm Veriyor
Mahir Polat, İBB'ye yönelik operasyon kapsamında tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderilmişti. Ancak kısa süre sonra yüksek tansiyon şikayetiyle hastaneye kaldırıldı ve anjiyo operasyonu geçirdi. Sağlık durumunun ciddiyetini korumasına rağmen cezaevine geri gönderilmesi, başta yakınları olmak üzere birçok kesimden tepki aldı. Sağlık durumunun cezaevinde kalmasına uygun olup olmadığının tespiti için kurul karşısına çıkan Polat'ın, Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine karar verildi.
Peki, böylesine ciddi sağlık sorunları yaşayan birinin cezaevinde tutulması ne kadar doğru? İşte bu soru, kamuoyunda büyük bir tartışma yaratmış durumda. Birçok kişi, Polat'ın sağlık durumunun kötüleşmesi halinde yaşanabilecek olumsuz sonuçlardan endişe ediyor.
Sosyal Medya ve İmza Kampanyalarıyla Destek Büyüyor
Mahir Polat'ın tutukluluğuna ve sağlık durumuna dikkat çekmek amacıyla sosyal medyada "Mahir Polat Serbest Bırakılsın" etiketiyle kampanyalar başlatıldı. Bu etiket, kısa sürede gündemdeki yerini korurken, change.org'da başlatılan imza kampanyasına da binlerce kişi destek verdi. Aralarında sanatçıların, siyasilerin ve birçok vatandaşın bulunduğu geniş bir kesim, "Mahir Polat'ı Öldürmeyin" çağrısıyla sesini duyurmaya çalışıyor.
Bu kampanyalar, sadece Mahir Polat'a destek olmakla kalmıyor, aynı zamanda benzer durumda olan diğer tutukluların da durumuna dikkat çekmeyi amaçlıyor. Birçok kişi, sağlık sorunları yaşayan tutukluların durumunun yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyor.
Bu Durumda İBB Nasıl Etkilenecek?
Mahir Polat'ın tutukluluğu ve sağlık sorunları, İBB'nin çalışmalarını da olumsuz etkileyebilir. Genel Sekreter Yardımcısı olarak önemli görevler üstlenen Polat'ın yokluğu, belediye içindeki işleyişi aksatabilir ve bazı projelerin gecikmesine neden olabilir.
Bu durum, İBB'nin hizmet kalitesini düşürebilir ve vatandaşların memnuniyetsizliğine yol açabilir. Bu nedenle, Mahir Polat'ın durumunun bir an önce netliğe kavuşturulması ve İBB'nin çalışmalarının sekteye uğramaması için gerekli adımların atılması büyük önem taşıyor.
Mahir Polat'ın yaşadığı bu zorlu süreç, kamuoyunda büyük bir duyarlılık yaratmış durumda. Sağlık sorunları yaşayan birinin tutuklu yargılanmasının ne kadar doğru olduğu sorusu, birçok kişi tarafından sorgulanıyor. Umuyoruz ki, yetkililer bu durumu dikkate alarak, Mahir Polat'ın sağlığına kavuşması ve adil bir yargılama sürecinden geçmesi için gerekli adımları atacaktır. Aksi takdirde, bu olay sadece Mahir Polat'ın değil, tüm toplumun vicdanında derin yaralar açabilir.
