Boğaziçi Üniversitesi'nde çocuk istismarı savunucusu Nureddin Yıldız'ın etkinliğine karşı yapılan protestolar sonrası tutuklanan 6 öğrenci nihayet tahliye edildi. Bu karar, öğrenci çevrelerinde ve kamuoyunda büyük bir sevinçle karşılandı. Anne Baba Dayanışma Ağı, sosyal medya üzerinden yaptığı duyuruyla haberi doğruladı ve "Boğaziçi Üniversiteli tutuklanan altı çocuğumuz serbest bırakıldı" ifadelerini kullandı.
Protestoların Arka Planı
Öğrencilerin protestolarının temelinde, Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nurettin Yıldız'ın çocuk yaşta evliliği meşrulaştıran açıklamaları yatıyordu. Yıldız'ın Boğaziçi Üniversitesi İslam Araştırmaları Kulübü'nün davetlisi olarak konferans vereceğinin duyurulması, öğrencilerin tepkisini çekti ve protesto çağrılarına yol açtı. Bu çağrılar üzerine öğrenciler, Kuzey Kampüs'te bir yürüyüş düzenledi.
Ancak yürüyüş, özel güvenlik ve çevik kuvvet ekipleri tarafından engellendi. Kampüs içinde ablukaya alınan öğrencilerle birlikte haber takibi yapan T24 muhabiri Can Öztürk de polis ablukasına alındı. Müdahale sırasında Öztürk'ün basın kartı polis tarafından parçalandı ve boğazı sıkıldı. Ters kelepçeyle gözaltına alınan gazeteci, sağlık kontrolü sonrası karakola götürüldü.
Boğaziçi Üniversitesi'nde gözaltına alınan 97 öğrenciden 14'ü "Görevi yaptırmamak için direnme" iddiasıyla tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen öğrencilerden 6'sı tutuklandı, 8 öğrenci ve T24 muhabiri Can Öztürk de adli kontrolle serbest bırakıldı.
Tahliye Kararı ve Sonrası
Tutuklanan öğrencilerin tahliye kararı, uzun süren hukuki sürecin ardından geldi. Öğrenci aileleri, avukatlar ve destekçiler, öğrencilerin serbest bırakılması için yoğun çaba sarf etti. Tahliye kararı, Boğaziçi Üniversitesi'nde ve öğrenci hareketleri içinde bir umut ışığı olarak değerlendiriliyor.
Bu olay, Türkiye'de ifade özgürlüğü, protesto hakkı ve üniversite özerkliği konularında yeniden bir tartışma başlatmıştır. Öğrencilerin tepkileri ve yaşananlar, kamuoyunda geniş yankı uyandırmış ve farklı kesimlerden destek görmüştür.
Peki, bu tür olayların tekrar yaşanmaması için neler yapılmalı? İşte bazı önemli noktalar:
- İfade özgürlüğünün güvence altına alınması
- Protesto hakkının engellenmemesi
- Üniversitelerin özerkliğinin korunması
- Çocuk istismarı gibi hassas konularda daha dikkatli olunması
Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan bu olaylar, Türkiye'deki gençlerin ve öğrencilerin toplumsal konulara duyarlılığını ve tepkisini göstermesi açısından önemlidir. Tahliye kararı, bir nebze olsun adaletin yerini bulduğu şeklinde yorumlanabilir. Ancak, ifade özgürlüğü ve protesto hakkı gibi temel hakların korunması için daha çok çaba gösterilmesi gerekmektedir.
