18 Nisan 2025 Cuma

Antalya'da Kıyı Savaşı! Jandarma Şezlong Operasyonu Mu?

Antalya'da turizm sezonu öncesinde kıyıların paylaşımıyla ilgili tartışmalar alevlendi. Manavgat'ta yaşanan olay, kıyıların oteller arasında bir rekabet alanına dönüştüğünü gözler önüne serdi. Sunrise Queen Resort Hotel'in kıyı şeridindeki şezlong ve şemsiyelerinin tahliye edilmesi ve alanın başka bir işletmeye kiralanması kararı, yargıya taşındı. Otel, hem yürütmeyi durdurma davası açtı hem de Antalya Valiliği ve Manavgat Kaymakamlığı hakkında görevi kötüye kullanma iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

Kıyıların Kiralanması Tartışma Yarattı

Antalya Valiliği, 8 Ocak 2025 tarihinde Sunrise Queen Resort Hotel'e gönderdiği yazıda, otelin 3.000 metrekarelik alanı işgal ettiği ve bu alanın 1 Temmuz 2024 tarihinde özel bir şirkete kiralandığı belirtildi. Manavgat Kaymakamlığı da jandarmaya talimat vererek, valiliğin kararının otel yönetimine tebliğ edilmesini ve tahliyenin gerçekleştirilmesini istedi. Ancak otel yönetimi, kıyıların kamusal alan olduğunu ve işgal söz konusu olmadığını savunarak, karara itiraz etti.

Avukat Gürkan Atabay, kıyıların Anayasa ve Kıyı Kanunu'na göre herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açık olduğunu, valiliğin yaptığı kiralamanın hukuka aykırı olduğunu savundu. Ayrıca, otelin Manavgat Belediyesi'ne düzenli olarak ecrimisil ödediğini ve bu nedenle alanın başka bir şirkete kiralanmasının yetki aşımı olduğunu iddia etti. 2024 yılında belediyeye 759.278,25 TL ödeme yapıldığını vurguladı.

"Valilik Yetkisiz, Özel Şirkete Menfaat Sağlanıyor" İddiası

Dava dilekçesinde, Valiliğin tahliye kararında yetkisiz olduğu ve kararın belirli bir özel şirketin menfaatine yönelik olduğu öne sürüldü. Sunrise Queen Resort Hotel, kıyı alanının "su sporları noktası" adı altında başka bir özel şirkete dağıtılmak istendiğini iddia etti. Valilik tarafından AYDAŞ Yatırım İnşaat Turizm anonim şirketine kiralanan alanın, aynı tarihte Side Kristal Sunset Otel'in işletmeciliğini yapan Galeri Kristal Turizm İnşaat Pazarlama Ve Ticaret Anonim Şirketine devredildiği belirtildi.

4 Nisan Cuma günü jandarma görevlileri, Sunrise Queen Otel önündeki şezlongları kaldırarak Kristal Sunset Otel'e ait şezlongları yerleştirdi. Otel yönetimi, kıyı alanının 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na aykırı bir şekilde, önce Milli Emlak yoluyla Manavgat Kaymakamlığı'na, ardından Antalya Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı'na (YİKOB) devredildiğini ve YİKOB tarafından kurulan Antalya Yatırım Danışmanlık Anonim Şirketi (AYDAŞ) aracılığıyla Crystal Hotel'e kiralandığını iddia etti.

Avukat Atabay, "Kamusal alan işgal edilemez, bu alanın sadece Sunrise Queen Hotel tarafından kullanıldığı gerçek dışı bir iddiadır. İdare, tahliye kararının sebebi müvekkilin işgali değil, yetkisiz ve hukuka aykırı davalının yapmış olduğu kira sözleşmesi gereğince dava konusu alanın başka özel şirketin kullanımına sunmak içindir" şeklinde konuştu.

Otel yönetimi, davalı idarenin yetkisiz olduğunu, belediyenin görevini gasp ettiğini ve ağır bir yetki tecavüzünde bulunduğunu savunarak, yürütmenin iptalini talep etti.

Davanın Sonucu Kıyı Politikalarını Etkileyecek Mi?

Davanın sonucunun, Antalya'daki kıyı kullanım politikaları ve kamu alanı açısından gelecekteki işlemleri etkilemesi bekleniyor. Avukat Gürkan Atabey, tahliye kararının yasaya uygun bulunması halinde, Antalya'da denize kıyısı olan pek çok otel açısından sorun yaşanacağını, denize kıyısı olmayan otellerin Valilik bünyesindeki şirket vasıtasıyla kiralama yaparak denize kıyısı bulunan otellerden şemsiye ve şezlonglarını tahliye etmeleri talebinde bulunulmasının önünün açılacağını söyledi.

  • Kıyıların kiralanmasıyla ilgili tartışmaların artması
  • Oteller arasında rekabetin kızışması
  • Kamuoyunda kıyıların kullanımıyla ilgili farkındalığın artması

Antalya Vali Yardımcısı Yalçın Sezgin ise Queen Sunrise Hotel'in valilik tarafından kiralanan alanı işgal ettiği için tahliyesinin istendiğini belirtti. İddialarla ilgili olarak "Böyle bir iddiaları varsa hukuk yolu açık" şeklinde konuştu.

Antalya'da yaşanan bu kıyı krizi, kıyıların kamu yararı gözetilerek mi, yoksa özel çıkarlar doğrultusunda mı kullanılacağı sorusunu bir kez daha gündeme getirdi. Mahkeme sürecinin nasıl ilerleyeceği ve kıyıların geleceğiyle ilgili nasıl bir karar verileceği merakla bekleniyor. Bu durum, sadece Antalya'daki otelleri değil, Türkiye'nin dört bir yanındaki kıyı şeridinde faaliyet gösteren işletmeleri de yakından ilgilendiriyor.

İlgili Haberler