YRP'den Kritik Çağrı: İncirlik ve Kürecik Üsleri Kimin Olmalı?
Politika

YRP'den Kritik Çağrı: İncirlik ve Kürecik Üsleri Kimin Olmalı?


17 June 20255 dk okuma15 görüntülenmeSon güncelleme: 17 June 2025

Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, İsrail-İran gerilimi üzerine yaptığı açıklamada dikkat çekici bir çağrıda bulundu. Kılıç, İncirlik ve Kürecik üslerinin Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) kontrolüne geçmesi gerektiğini savundu. Bu açıklama, Türkiye'nin dış politikası ve üslerin geleceği hakkında önemli bir tartışma başlattı.

İncirlik ve Kürecik Üslerinin Önemi

İncirlik Hava Üssü, Adana'da bulunuyor ve hem Türk Silahlı Kuvvetleri hem de ABD Hava Kuvvetleri tarafından ortak kullanılıyor. Özellikle terör örgütü DEAŞ'a karşı yürütülen mücadelede önemli bir rol oynayan İncirlik, aynı zamanda NATO operasyonları için de stratejik bir öneme sahip. Kürecik Radar Üssü ise Malatya'da bulunuyor ve NATO'nun füze savunma sisteminin bir parçası olarak faaliyet gösteriyor. Bu üs, özellikle Türkiye'nin güney sınırlarının güvenliği açısından kritik bir öneme sahip.

Suat Kılıç'ın açıklamaları, bu üslerin Türkiye için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kılıç, "Siyonizmin kölesi gibi çalışan Amerika Birleşik Devletleri'nin İncirlik ve Kürecik üsleri Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kontrolüne geçmelidir" ifadelerini kullandı. Bu sözler, üslerin Türkiye'nin egemenlik hakları çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği yönündeki görüşleri destekliyor.

Türkiye'nin NATO müttefiki olmasına rağmen, son yıllarda ABD ile ilişkilerinde bazı gerilimler yaşanıyor. Özellikle Suriye politikası, S-400 füze savunma sistemi alımı ve FETÖ elebaşı Gülen'in iadesi gibi konularda yaşanan anlaşmazlıklar, iki ülke arasındaki güven ilişkisini zedelemiş durumda. Bu durum, İncirlik ve Kürecik üslerinin geleceği hakkında da soru işaretleri yaratıyor.

Türkiye'nin Dış Politika Stratejileri

Türkiye, son yıllarda dış politikasında daha bağımsız bir çizgi izlemeye çalışıyor. Özellikle bölgesel sorunlara müdahil olma, askeri operasyonlar düzenleme ve enerji kaynakları konusunda kendi çıkarlarını koruma gibi adımlar, Türkiye'nin dış politika stratejisindeki değişimi gösteriyor. İncirlik ve Kürecik üslerinin TSK kontrolüne geçmesi, bu bağımsız dış politika stratejisinin bir parçası olarak değerlendirilebilir.

Ancak bu durum, Türkiye'nin NATO ile ilişkileri açısından da bazı riskler taşıyor. Özellikle ABD ve diğer NATO müttefiklerinin tepkisi, Türkiye'nin dış politika dengelerini etkileyebilir. Bu nedenle, İncirlik ve Kürecik üsleri konusunda atılacak adımların dikkatli bir şekilde planlanması ve uluslararası hukuk çerçevesinde değerlendirilmesi gerekiyor.

Türkiye'nin coğrafi konumu ve bölgesel önemi, dış politika stratejilerini şekillendiren en önemli faktörlerden biri. Özellikle Ortadoğu, Balkanlar ve Karadeniz gibi kritik bölgelerde yaşanan gelişmeler, Türkiye'nin güvenlik çıkarlarını doğrudan etkiliyor. Bu nedenle, Türkiye'nin dış politika stratejisi, hem kendi güvenliğini sağlamayı hem de bölgesel istikrara katkıda bulunmayı hedefliyor.

Türkiye'nin dış politikasındaki bu değişim ve İncirlik ve Kürecik üsleri konusundaki tartışmalar, ülkenin geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Türkiye'nin bu süreçte izleyeceği yol, hem bölgesel hem de küresel dengeleri etkileyecek gibi görünüyor.

Olası Sonuçlar ve Etkileri

Yeniden Refah Partisi'nin İncirlik ve Kürecik üslerinin TSK kontrolüne geçmesi yönündeki çağrısı, Türkiye'nin dış politika ve güvenlik stratejileri açısından önemli bir tartışma başlattı. Bu çağrının hayata geçirilmesi, Türkiye'nin bölgesel ve küresel rolünü yeniden şekillendirebilir. Ancak bu süreçte dikkatli olunması ve olası risklerin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Türkiye'nin bu konuda atacağı adımlar, hem kendi geleceği hem de bölgenin istikrarı açısından kritik bir öneme sahip.