Fenerbahçe'nin Borcu: Ülker ve Aziz Yıldırım Detayı!
Fenerbahçe, uzun süredir gündemde olan Bankalar Birliği anlaşmasından çıkış sürecini tamamlamak üzere. Bu önemli adım, Kayışdağı'nda hayata geçirilecek dev bir proje ile mümkün olacak. Projenin mimarı ise, 2015 yılında Ülker tarafından kurulan Akfin Gayrimenkul Ortaklığı. Peki, bu ortaklıkta Aziz Yıldırım'ın rolü neydi ve bu gelişme Fenerbahçe için ne anlama geliyor?
Akfin GYO ve Fenerbahçe Ortaklığı
Fenerbahçe'nin Ataşehir'deki 61.518,73 metrekarelik arazisi üzerinde geliştirilecek proje için Emlak Konut ve Akfin Gayrimenkul ile iş birliği protokolü imzalandı. Bu proje, "arsa satışı karşılığı gelir paylaşımı" modeliyle yürütülecek. Akfin Gayrimenkul'ün 2015 yılında Ülker tarafından kurulmasının ardında, Ülker Sport Arena’nın bitişiğindeki araziyi değerlendirme amacı yatıyordu. Şirketin yönetiminde Yıldız Holding ve Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticileri yer alıyor. Eski yönetimde Aziz Yıldırım ve Salih Ozan Balaban, Fenerbahçe'yi temsil ederken, Ali Koç'un başkan seçilmesiyle birlikte kendisi ve Semih Özsoy şirketin yönetim kuruluna dahil oldu.
Bankalar Birliği'nden Kurtuluş ve Beklentiler
Bu proje, Fenerbahçe'nin uzun zamandır üzerinde bir yük olan Bankalar Birliği anlaşmasından kurtulmasını sağlayacak. Kulüp, Ataşehir'deki konut projesinden minimum 140 milyon dolar gelir bekliyor. Yapılan resmi açıklamada, "Uzun zamandır üzerinde titizlikle çalıştığımız Bankalar Birliğinden çıkış projesini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz" ifadelerine yer verildi. Bankalar Birliği ile gerekli anlaşmaların yapıldığı ve Fenerbahçe'nin izninin askıda olduğu, bu askının kalkmasıyla birlikte Fenerbahçe'nin Bankalar Birliği'nden çıkacağı belirtildi.
Projenin Fenerbahçe'ye Etkisi
Fenerbahçe'nin bu projesi sadece finansal bir rahatlama sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda kulübün geleceğine yönelik önemli bir yatırım olacak. Elde edilecek gelirle kulübün borçlarının kapatılması ve yeni transferler için kaynak yaratılması hedefleniyor. Ayrıca, projenin Ataşehir bölgesine değer katması ve Fenerbahçe markasının daha da güçlenmesi bekleniyor. Bu gelişme, Fenerbahçe taraftarları için umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor ve kulübün geleceğine olan inancı artırıyor.
