Kemal Bilbaşar'ın Denizin Çağırışı: Türk Edebiyatında Bir İlk
Kitap-lık Dergisi'nin 237. sayısında Esin Bilbaşar Rey, babası Kemal Bilbaşar'ın Denizin Çağırışı romanını ele alıyor. Türk edebiyatında "psikolojik yabancılaşma" temasını işleyen ilk eser olarak kabul edilen bu roman, günümüzde yeniden keşfediliyor. Rey, romanın edebi değerini ve babasının bu esere olan tutkusunu anlatıyor.
Denizin Çağırışı: Karanlık Bir Psikolojik Yolculuk
Esin Bilbaşar Rey, Denizin Çağırışı'nı ilk okuduğunda 16-17 yaşlarında olduğunu belirtiyor. Babasının neşeli kişiliğiyle bu kadar karanlık bir roman yazmasına şaşırdığını ifade ediyor. Roman, 1943 yılında yayımlandığında pek çok okuyucu tarafından tam olarak anlaşılamamıştı. Ancak zamanla, eserin psikolojik derinliği ve karakter analizleri dikkat çekmeye başladı.
- Roman, Türk edebiyatında psikolojik yabancılaşmanın ilk örneği olarak kabul ediliyor.
- Kemal Bilbaşar, eserinde bireyin iç dünyasındaki çatışmaları ustalıkla işliyor.
- Denizin Çağırışı, günümüzde akademik çalışmalara ve edebiyat eleştirilerine konu oluyor.
Eserin Yeniden Keşfi ve Uluslararası Yolculuğu
Esin Bilbaşar Rey, babasının eserlerini dünyaya tanıtmak amacıyla kemalbilbasar.com web sitesini kurdu. Bu site, Kemal Bilbaşar'ın hayatı, sanat görüşü ve eserleri hakkında detaylı bilgiler sunuyor. Ayrıca, Denizin Çağırışı Fransızcaya çevrilerek "L’Emprise de la Mer" adıyla yayımlandı. Bu çeviri, Fransız edebiyat çevrelerinde büyük ilgi gördü.
Fransız edebiyat eleştirmeni Timour Muhidine, romanın evrensel bir değere sahip olduğunu vurguluyor. Muhidine, "Bu roman, kargaşa içindeki bir dünyada bireyin çıkmazını mükemmel bir şekilde ifade ediyor" diyor.
Kemal Bilbaşar'ın Denizin Çağırışı, Türk edebiyatının en önemli psikolojik romanlarından biri olarak kabul ediliyor. Eser, günümüzde hem yerel hem de uluslararası okurlar tarafından yeniden keşfediliyor ve edebiyat dünyasında hak ettiği yeri alıyor.