
Asırlık Daday Sandalyesi Coğrafi İşaret Alıyor! İşte O Sandalye
Kastamonu Üniversitesi'nin kültürel miras çalışmalarıyla Daday sandalyesi yeniden hayat buluyor! Yıllardır unutulmaya yüz tutmuş bu özel sandalyenin coğrafi işaret alması için çalışmalar başlatıldı. 50 yıl boyunca kullanılabilen bu sandalyeler, gelecek nesillere aktarılacak ve yeni girişimciler yetiştirilecek.
Daday Sandalyesi Yapım Atölyesi Büyük İlgi Gördü
Kastamonu Üniversitesi Ahşap Kültürünü Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde (AKAUM) düzenlenen "Geleneksel Daday Sandalyesi Yapım Atölyesi" büyük bir başarıyla tamamlandı. Doç. Dr. Ümmü Karagöz İşleyen ve Doç. Dr. Osman Emre Özkan öncülüğünde öğrenciler, bu eşsiz sandalyenin üretim sürecini yakından deneyimleme fırsatı buldu.
Atölye çalışmasında, geleneksel el işçiliğiyle üretilen sandalyelerin tüm aşamaları detaylı bir şekilde katılımcılara aktarıldı. Ahşap seçimi, şekillendirme, montaj ve doğal cilalama gibi süreçler, usta zanaatkar Mustafa Hükümen eşliğinde uygulamalı olarak öğrencilere gösterildi. Öğrenciler, üretim sürecine birebir katılarak geleneksel teknikleri öğrenme şansı elde etti.
"Daday Sandalyesi Bir Asrı Aşkındır Kullanılıyor"
Kastamonu Üniversitesi AKAUM Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Karamanoğlu, geleneksel üretim biçimlerinin korunmasının kültürel süreklilik açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Karamanoğlu, "Unutulmaya yüz tutmuş Daday bölgesini yansıtan bir ürün olan Daday sandalyesini tanıtmak ve tekrar gün yüzüne çıkarmak amacıyla bu etkinliği gerçekleştirdik. Daday sandalyesinin yaklaşık bir asırlık bir geçmişi var. Özellikle Daday'ın köy evlerinde, düğünlerinde çokça tercih edilen bir ürün olarak karşımıza çıkıyor," dedi.
Karamanoğlu, Daday sandalyesinin tamamen el işçiliğiyle yapıldığını ve seri üretim karşısında yok olmaya yüz tuttuğunu belirtti. Bu nedenle, sandalyenin yeniden gün yüzüne çıkarılması ve gelecek nesillere aktarılması için çalışmalar yürütüldüğünü ifade etti.
Daday sandalyesi ilçede 3 farklı köyde üretilen ve bir elin parmağını geçmeyecek sayıda ustası bulunan bir ürün. Mustafa Hükümen usta haricinde üreticinin kalmamasından dolayı bu etkinliği gerçekleştirdik ve Daday sandalyesinin tekrar tanıtılmasını gün yüzüne çıkarılmasını istiyoruz" dedi.
Daday Sandalyesinin Geleceği İçin Yeni Girişimler
Daday sandalyesinin tasarım tescilini ve coğrafi işaretini alabilmek için çalışmalar yürüteceklerini belirten Karamanoğlu, yeni girişimciler yetiştirmeyi hedeflediklerini de sözlerine ekledi. "İlk olarak Daday sandalyesinin yapım etkinliği gerçekleştirdik ve bunun özellikle öğrencilerimize, gençlere tanıtmak istiyoruz. Biz Daday sandalyesinin yeniden gün yüzüne çıkmasını, Kastamonu Teknokent, Kastamonu Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi ve İhtisaslaşma Koordinatörlüğümüz iş birliği içerisinde tasarım tescilini, bunun yanında coğrafi işaretinin alınabilmesi çalışmalarını yürütmeyi planlamaktayız."
Karamanoğlu, merkezleri vasıtasıyla 10 aylık bir kurs planladıklarını ve buradan yeni ürünler, yeni tasarımlar ve Daday sandalyesinin farklı geliştirilmiş versiyonlarının üretimini sağlayarak yeni girişimciler yetiştirme imkanı ortaya çıkacağını ifade etti.
Kastamonu Üniversitesi TGB Girişim Ofisi Koordinatörü Öğretim Görevlisi Dr. Berkan Güngör ise, Daday sandalyesinin endüstriyel bir üretim olmadığını, tamamen geleneksel yöntemlerle el işçiliği ile yapıldığını vurguladı. Güngör, bu sandalyenin bir kültürel miras olduğunu ve zanaatı sürdürecek genç ustaların yetişmemesinin üzücü olduğunu belirtti.
Daday ilçesinde sandalye üretiminde son usta olarak kalan zanaatkar Mustafa Hükümen, 15-16 yıldır Daday sandalyesi ürettiğini ve bu mesleği Halk Eğitim Merkezi ile İŞKUR'un ortak düzenlediği bir kurstan sonra öğrendiğini söyledi. Hükümen, sandalyenin kayın ağacından yapıldığını ve 40-50 yıl rahatlıkla kullanılabildiğini ifade etti. Yılda ortalama 100 tane sandalye sattığını belirten Hükümen, bu sandalyeleri genellikle kış aylarında yaptığını sözlerine ekledi.
Daday sandalyesinin coğrafi işaret alması ve yeni ustaların yetişmesiyle bu kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılması hedefleniyor. Kastamonu Üniversitesi'nin bu anlamlı çalışması, unutulmaya yüz tutmuş değerlerimize sahip çıkma konusunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.