
Taksim'de Duran Adam Şoku! 18 Gencin Gözaltı Nedeni Ne?
Taksim Meydanı'nda gerçekleştirilen "Duran Adam" eylemi, 18 gencin gözaltına alınmasıyla sonuçlandı. Bu durum, kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, gözaltılara tepkiler de gecikmedi. Avukat Kerim Bütün, yaşananlara sert bir şekilde karşı çıkarak, demokratik hakların kullanımına yapılan müdahaleyi eleştirdi. Peki, bu eylemin ardında yatan sebepler nelerdi ve gözaltılar nasıl gerçekleşti?
Duran Adam Eylemi ve Gözaltılar
19 Mayıs 2025 tarihinden itibaren Saraçhane'de gece nöbeti tutan bir grup genç, Gezi eylemleri döneminde sembol haline gelen "Duran Adam" eylemini Taksim Meydanı'nda gerçekleştirmek istedi. Ancak, eylemin başlamasından kısa bir süre sonra, polis müdahalesiyle karşılaştılar. Avukat Kerim Bütün'ün aktardığına göre, herhangi bir aktif eylem olmamasına rağmen, gençler sadece durdukları için 10 dakika içinde gözaltına alındı. Bu durum, siyasal iktidarın demokratik hak kullanımına nasıl yaklaştığını açıkça gözler önüne seriyor.
Gözaltına alınan 18 genç, Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Avukat Kerim Bütün, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "İnsanların nerede yürüyeceğine veya nerede duracağına dair bir müdahale demokratik hukuk devletinde mümkün değildir. Avukatın Sesi İnisiyatifi olarak hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz, halkın avukatlığını yapmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Gezi Parkı Korkusu Mu?
Gözaltılar, akıllara Gezi Parkı olaylarını getirdi. Avukat Kerim Bütün, bu durumun siyasal iktidarın Taksim Meydanı ve Gezi Parkı korkusunu gözler önüne serdiğini belirtti. Gezi Parkı olayları, 2013 yılında İstanbul'da başlayan ve tüm Türkiye'ye yayılan büyük bir toplumsal hareketti. Bu hareket, hükümetin Gezi Parkı'nı yeniden düzenleme planlarına karşı başlamış, ancak kısa sürede hükümet karşıtı protestolara dönüşmüştü. Hükümetin bu olaylara sert müdahalesi, o dönemde büyük eleştirilere neden olmuştu.
Peki, "Duran Adam" eylemi nedir ve neden bu kadar sembolik bir anlam taşıyor? "Duran Adam" eylemi, Gezi Parkı olayları sırasında Erdem Gündüz adlı bir vatandaşın, Taksim Meydanı'nda saatlerce hareketsiz bir şekilde durarak gerçekleştirdiği protesto eylemidir. Bu eylem, kısa sürede sosyal medyada yayılarak birçok kişi tarafından desteklenmiş ve farklı şehirlerde de benzer eylemler yapılmasına ilham kaynağı olmuştur. "Duran Adam" eylemi, ifade özgürlüğünün ve barışçıl protesto hakkının sembolü haline gelmiştir.
Demokratik Haklar ve İfade Özgürlüğü
Taksim'de yaşanan bu olay, demokratik haklar ve ifade özgürlüğü konularını yeniden gündeme getirdi. Birçok kişi, barışçıl bir şekilde yapılan protesto eylemlerine müdahale edilmesinin kabul edilemez olduğunu savunuyor. Anayasa'da güvence altına alınan ifade özgürlüğü ve toplanma hakkının, demokratik bir toplumun temel taşlarından olduğu vurgulanıyor. Bu tür olayların, Türkiye'nin demokratikleşme sürecine zarar verdiği ve hukuk devletinin ilkelerini zedelediği belirtiliyor.
Taksim Meydanı'nda yaşanan "Duran Adam" eylemi ve ardından gelen gözaltılar, Türkiye'deki ifade özgürlüğü ve toplanma hakkı tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Avukat Kerim Bütün'ün tepkisi ve kamuoyundaki yankılar, bu konunun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Demokratik bir hukuk devletinde, insanların düşüncelerini özgürce ifade edebilmesi ve barışçıl bir şekilde protesto edebilmesi, temel bir haktır. Bu hakkın korunması ve güvence altına alınması, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için hayati önem taşımaktadır.