
Süt Üretimi Alarm Veriyor! Ülke Süt İthalatına mı Gidiyor?
CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, çiğ süt fiyatlarındaki düşüşün ve üretim maliyetlerindeki artışın hayvancılık sektörünü derinden etkilediğini belirterek, "Bu gidişle ülke kendi sütünü bile üretemez hale gelecek" uyarısında bulundu. Başevirgen, mevcut hayvancılık politikalarının ülkenin gıda güvenliğini tehlikeye attığını savundu.
Süt Üreticisi Zarar Ediyor, Hayvanlar Kesime Gönderiliyor
Türkiye'de tarım ve hayvancılık sektörlerinin alarm verdiğine dikkat çeken Başevirgen, Ulusal Süt Konseyi'nin (USK) 1 Ekim itibarıyla çiğ süt litre fiyatını 19,60 TL olarak belirlemesinin üreticilerin sorunlarını daha da derinleştirdiğini ifade etti. Artan yem, elektrik, mazot ve veterinerlik giderleriyle baş edemeyen çiftçilerin, bu fiyatlarla üretim maliyetlerini bile karşılayamadığını vurguladı.
Başevirgen, bir litre sütü üretmenin maliyetinin 22 lirayı geçtiğini belirterek, devletin belirlediği fiyatın ise 19,60 TL olduğunu söyledi. Bu durumun besicileri her litre sütte zarar ettirdiğini ve hayvanlarını besleyemeyen çiftçilerin ya ineklerini kesime gönderdiğini ya da üretimi bıraktığını dile getirdi. Başevirgen, tarım politikalarındaki plansızlığın küçük üreticiyi adeta sektörden sildiğini savundu.
Market Fiyatları Uçuşta: Üretici mi Tüketici mi Kaybediyor?
Milletvekili Başevirgen, büyük süt sanayicileri ve zincir marketlerin düşük üretici fiyatlarından faydalanarak kârını artırdığını, ancak zincir kırıldığında hem üreticinin hem de tüketicinin kaybettiğini ifade etti. Çiğ süt fiyatlarının güncel maliyetler karşısındaki değerini eleştiren Başevirgen, üreticinin 19,60 liradan sattığı sütün fiyatının, ambalajlanıp market raflarına geldiğinde ise ortalama 50 lirayı bulduğunu belirtti. Bu durumun en büyük emeği sarf eden emekçiler ve üreticiler aleyhine işlediğini vurguladı. Ayrıca bir litre çiğ sütün fiyatının, bir litrelik şişe sudan, bir kutu meşrubattan ve bir litre mazottan daha düşük olduğunu da sözlerine ekledi.
Krizin Gıda Güvenliği Boyutu
Başevirgen, tenceresine et koyamayan vatandaşın, çiğ süt üretimindeki düşüşle birlikte süt alamayacağını belirterek, köyde üretimin bittiğini, gençlerin hayvancılıktan kaçtığını ve hayvanların ise kesime gönderildiğini söyledi. "Bugün süt üreticisini korumazsanız, yarın süt tozu ve tereyağını ithal etmek zorunda kalırsınız" değerlendirmesinde bulundu. Bu durumun sadece ekonomik değil, aynı zamanda gıda güvenliği açısından da bir kriz olduğunu vurgulayan Başevirgen, üreticiye yeterli destek verilmezse, birkaç yıl içinde çiğ süt üretiminde ciddi düşüş yaşanacağını öngördü.
Bekir Başevirgen'in açıklamaları, Türkiye'deki hayvancılık sektörünün içinde bulunduğu zor durumu ve gelecekte yaşanabilecek olası gıda güvenliği sorunlarını gözler önüne seriyor. Süt üreticilerinin desteklenmemesi ve üretim maliyetlerinin düşürülmemesi halinde, ülke süt ihtiyacını karşılayamaz hale gelebilir ve ithalata bağımlı bir duruma düşebilir.













