
Elektrikli Araçlarda Devrim! 2030'da Türkiye'yi Neler Bekliyor?
EMobilite Operatörleri Derneği (EMOD) Başkanı Murat Pınar, elektrikli ulaşımın geleceği ve Türkiye'deki yansımaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Pınar, elektrikli araçların artık bir yaşam biçimi haline geldiğini ve Türkiye'de satılan araçların önemli bir bölümünü oluşturduğunu belirtti. 2030 yılında ise bu oranın çok daha yukarılara çıkacağı öngörülüyor. Peki, elektrikli araçlarda Türkiye'yi bekleyenler neler?
Elektrikli Araçlar Yeni Bir Trend Değil
Pınar, e-mobilitenin aslında yeni bir trend olmadığını, Henry Ford'un ilk ticari aracıyla başlayan bir süreç olduğunu ifade etti. Elektrikli araçların o dönemde de var olduğunu ancak fosil yakıtların daha verimli olması nedeniyle ikinci plana itildiğini söyledi. Batarya teknolojilerindeki gelişmelerle birlikte 2010'dan sonra elektrikli araçların yeniden yükselişe geçtiğini vurguladı.
"Aslında o günden itibaren bir e-mobilite var," diyen Pınar, elektrikli araçların sadece bir ulaşım aracı olmadığını, aynı zamanda yaşam stilini de değiştirdiğini belirtti. Artık tekerlekler üzerinde giden bir bilgisayarın sahibi olunduğunu ve sürdürülebilirlik açısından da önemli bir adım atıldığını sözlerine ekledi.
2030'da Elektrikli Araçlar Pazarın %60'ını Oluşturacak
Türkiye'nin enerji ithalatına ödediği yüksek faturalara dikkat çeken Pınar, sürdürülebilirlik ve enerji verimliliğinin önemine vurgu yaptı. Yerli otomobilin de devreye girmesiyle Türkiye'deki elektrikli araç sayısının arttığını ve bu sayının 220 binin üzerine çıktığını belirtti. Mevcut durumda satılan araçların yaklaşık %20'sinin elektrikli olduğunu ve 2030'da bu oranın %60'a çıkacağını öngördüklerini ifade etti.
Pınar, elektrikli araçlara olan talebin giderek arttığını ve bu talebin yavaşlamaz bir noktaya geldiğini söyledi. Dünyada en fazla elektrikli araç satılan bölgelerin Çin, Avrupa ve ABD olduğunu belirten Pınar, Türkiye'nin de bu pazarda önemli bir oyuncu olabileceğini vurguladı. Türkiye'de kurulan şarj altyapısının da hızla geliştiğini ve yıl sonunda 28 bin kurulu cihaz sayısına ulaşılacağını sözlerine ekledi.
Gelecekte Elektrikli Araçlar
Batarya teknolojilerindeki gelişmeler, elektrikli araçların menzilini ve şarj süresini iyileştirmeye devam ediyor. Laboratuvar çalışmalarında 1000 kilometrenin üzerinde menzile sahip bataryaların geliştirildiği ve bu bataryaların yanma derecesinin de daha düşük olduğu belirtiliyor. Elektrikli araçların güvenliği ve sağlığa zararlı olup olmadığı konusundaki endişelerin de yersiz olduğu vurgulanıyor.
- Daha uzun menzil
- Daha kısa şarj süresi
- Daha güvenli bataryalar
- Artan şarj istasyonu sayısı
Avrupa'daki teşviklerin Türkiye'de de uygulanması gerektiği belirtiliyor. Fosil yakıtlardan çıkışın enerji verimliliğini artıracağını ve Türkiye için önemli fırsatlar sunacağını dile getiriliyor. İsveç gibi bazı ülkelerde 2035'ten sonra fosil yakıtlı araç satışının yasaklanacağı ve üretimin dondurulmaya başlandığı hatırlatılıyor. Türkiye'nin de bu yönde adımlar atması gerektiği vurgulanıyor.
Elektrikli araçların geleceği parlak görünüyor. Teknoloji geliştikçe ve altyapı iyileştikçe, elektrikli araçlar daha da yaygınlaşacak ve ulaşım sektöründe devrim yaratacak. Türkiye'nin bu değişime ayak uydurması ve gerekli adımları atması, hem ekonomik hem de çevresel açıdan büyük faydalar sağlayacaktır.