Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, ABD ile Çin arasındaki ticaret gerginliğinin küresel ticareti zorlaştırdığını belirtti. Türkiye'nin bu süreçte ABD pazarında traktör ve tedarik sanayisi alanlarında öne çıkabileceğini ifade etti. Bu durum, Türk otomotiv sektörü için yeni fırsatlar doğurabilir.
Otomotiv Sektöründe 2024 Değerlendirmesi
Eroldu, otomotiv sektörünün 2024 yılındaki performansını değerlendirerek, sektörün geleceğine dair öngörülerini paylaştı. Yılın ilk çeyreğinin belirsizliklerle dolu geçtiğini ancak yatırımlara devam edildiğini söyledi. Türkiye'deki otomotiv üretim kapasitesinin 2,2 milyona ulaştığını ve Togg ile birlikte bu rakamın 2,4 milyona yaklaştığını belirtti. 2024 yılında 1 milyon 365 bin adetlik üretim yapıldığını ve 1,2 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirildiğini de sözlerine ekledi. Son 10 yılda otomotiv sanayisine yapılan toplam yatırımın ise 10 milyar dolara ulaştığı vurgulandı.
Eroldu, otomotiv sanayisinin ekonomiye sağladığı katkılardan da bahsetti:
- İhracatın 37,2 milyar dolara ulaşması
- Ar-Ge harcamalarının 21,3 milyar liraya yükselmesi (yüzde 61 artış)
- OSD bünyesinde 16 Ar-Ge merkezi ve yaklaşık 6 bin Ar-Ge çalışanı bulunması
ABD Pazarında Fırsatlar ve Rekabet Avantajı
Eroldu, artan ticaret savaşları ve iklim değişikliği gibi faktörlerin sektörü etkilediğini belirtti. ABD'nin otomobillere uyguladığı yüzde 25'lik tarifenin traktör, minibüs, midibüs, otobüs ve 5 ton üzerindeki ticari araçları kapsamadığını hatırlattı. Bu durumun, Türk otomotiv sanayisi için bir rekabet avantajı yaratabileceğini ifade etti. Türkiye'nin ABD'ye yıllık 1,4 milyar dolarlık ihracat yaptığını ve bunun 1 milyar dolarını tedarik sanayisinin oluşturduğunu söyledi. Traktör ve otobüs/minibüs ihracatının da önemli bir paya sahip olduğunu vurguladı.
Eroldu, Türk tedarik sanayisinin ABD'de yatırımlarını artırabileceğini ve traktör pazarının bir fırsat olabileceğini belirtti. Avrupa ve Çin'den ABD'ye satılan traktörlerde Türkiye'nin ön plana çıkabileceğine dikkat çekti. Mevcut durumda ihracatın yüzde 4'ünü oluşturduğu düşünüldüğünde, bu oranın iki katına çıkarılması durumunda dahi etkinin çok büyük olmayacağını da sözlerine ekledi.
Eroldu, iç pazarda yerli üretim payına da değinerek otomobilde yüzde 30, hafif ticari araçlarda yüzde 27, kamyonda yüzde 63, otobüste yüzde 100 ve traktörde yüzde 90 olduğunu belirtti. Sektörün yüzde 70'lik bir kapasite kullanımına sahip olduğunu ve rekabetçiliğin artırılması gerektiğini vurguladı. Otomotiv sanayisine yapılan dış yatırımların olumlu yansımalarının görüleceğini ve kurulu kapasitenin 2,7-2,8 milyona ulaşacağını öngördüğünü ifade etti. Türk otomotiv sanayisinin dünyada 14. sırada yer aldığını ve kapasite artışlarıyla 10. sıraya yükselmenin hedeflendiğini sözlerine ekledi.
Türkiye'nin ABD pazarında traktör ve tedarik sanayisi alanlarında yakalayabileceği fırsatlar, sektörün büyümesine ve ihracatın artmasına katkı sağlayabilir. Ancak, rekabet gücünün artırılması ve yatırımların desteklenmesi büyük önem taşıyor. Bu gelişmeler, Türk otomotiv sanayisinin dünya sıralamasında daha üst sıralara yükselmesine yardımcı olabilir.