Erdoğan Trump Görüşmesi: Ekonomi İçin Yeni Risk mi? Şok Analiz!
Ekonomi

Erdoğan Trump Görüşmesi: Ekonomi İçin Yeni Risk mi? Şok Analiz!


22 September 20255 dk okuma17 görüntülenmeSon güncelleme: 22 September 2025

Sözcü yazarı Erdal Sağlam, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasındaki olası bir görüşmenin Türkiye ekonomisi üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Sağlam, bu görüşmenin ekonomiyi kurtarmak bir yana, aksine yeni riskler yaratma potansiyeline sahip olduğunu savundu. Bu iddialı çıkış, ekonomi çevrelerinde büyük yankı uyandırdı.

Görüşme Beklentileri ve Riskler

Erdal Sağlam, Erdoğan-Trump görüşmesinden somut bir ekonomik fayda beklemenin gerçekçi olmadığını belirtiyor. Mevcut ekonomik koşullar ve iki ülke arasındaki siyasi gerilimler göz önüne alındığında, bu tür bir görüşmenin kısa vadede büyük bir etki yaratması beklenmiyor. Sağlam'a göre, asıl endişe edilmesi gereken nokta, görüşmenin yaratabileceği yeni riskler.

Sağlam, görüşmenin potansiyel risklerini şu şekilde sıralıyor:

  • ABD ile ilişkilerin daha da gerilmesi: Görüşmede istenilen sonuçların alınamaması, ABD ile zaten hassas olan ilişkileri daha da kötüleştirebilir. Bu durum, Türkiye'ye yönelik ekonomik baskıların artmasına neden olabilir.
  • Piyasalarda hayal kırıklığı: Görüşmeden büyük beklentilerle sonuç alınamaması, piyasalarda hayal kırıklığı yaratabilir ve Türk Lirası'nda değer kaybına yol açabilir.
  • Yeni yaptırım riski: ABD'nin Türkiye'ye yönelik yeni yaptırımlar uygulama olasılığı her zaman mevcut. Bu tür bir görüşme, yaptırımların uygulanmasını tetikleyebilir veya hızlandırabilir.

Türkiye Ekonomisinin Mevcut Durumu

Türkiye ekonomisi, son yıllarda çeşitli zorluklarla karşı karşıya. Yüksek enflasyon, artan işsizlik ve dış borç yükü, ekonominin kırılganlığını artırıyor. Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmalar, hem şirketleri hem de vatandaşları olumsuz etkiliyor. Bu nedenle, hükümetin ekonomiyi istikrara kavuşturmak için bir dizi önlem alması gerekiyor.

Ekonomistler, Türkiye'nin yapısal reformlara ihtiyacı olduğunu vurguluyor. Bu reformlar, yatırım ortamını iyileştirmeyi, rekabet gücünü artırmayı ve kamu maliyesini disipline etmeyi amaçlamalı. Ayrıca, hukukun üstünlüğünün sağlanması ve yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi de büyük önem taşıyor.

Alternatif Çözüm Önerileri

Erdal Sağlam, Erdoğan-Trump görüşmesi yerine, Türkiye'nin kendi iç dinamiklerine odaklanması gerektiğini savunuyor. Bu kapsamda, ekonomik reformların hızlandırılması, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve dış politikada daha yapıcı bir yaklaşım sergilenmesi gerekiyor. Ayrıca, Avrupa Birliği ile ilişkilerin yeniden canlandırılması ve diğer ülkelerle ticari bağların güçlendirilmesi de önemli adımlar olabilir.

Türkiye'nin ekonomik sorunlarının çözümü için kısa vadeli çözümler yerine, uzun vadeli ve sürdürülebilir politikalara ihtiyaç var. Bu politikalar, sadece ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda sosyal adaleti ve çevresel sürdürülebilirliği de gözetmeli.

Sonuç olarak, Sözcü yazarı Erdal Sağlam'ın Erdoğan-Trump görüşmesine yönelik eleştirel yaklaşımı, Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu zorlu durumu ve potansiyel riskleri gözler önüne seriyor. Bu analiz, hükümetin ve ekonomi çevrelerinin daha dikkatli ve stratejik adımlar atması gerektiğinin altını çiziyor. Türkiye'nin ekonomik geleceği, doğru politikaların izlenmesine ve yapısal reformların hayata geçirilmesine bağlı.