Hindistan'dan TRT World'e sürpriz bir yasak geldi. Ülkenin önde gelen basın kuruluşlarının haberlerine göre, TRT'nin uluslararası haber platformu TRT World'ün X (eski adıyla Twitter) hesabına erişim engeli getirildi. Bu ani kararın ardında yatan sebepler merak konusu olurken, Hindistan hükümetinden henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
Erişim Engelinin Sebepleri Neler?
Hindistan basını, erişim engelinin gerekçesi olarak içerik politikalarına yönelik endişeleri gösteriyor. Ancak, hangi içeriklerin bu endişelere yol açtığı henüz netlik kazanmış değil. TRT World'ün yayın politikası, özellikle Keşmir, Filistin ve Müslüman azınlıkların hakları gibi konularda Hindistan hükümeti ile ters düşen görüşleri savunması, bu kararın alınmasında etkili olmuş olabilir. Hindistan'da son dönemde sosyal medya platformlarına yönelik baskının arttığı ve hükümetin "yanlış bilgilendirme" olarak nitelendirdiği içeriklere karşı daha sert önlemler aldığı biliniyor. Bu durum, TRT World'e getirilen erişim engelini de bu çerçevede değerlendirmeyi mümkün kılıyor.
Türkiye'den Tepkiler
TRT World'e getirilen erişim engeli, Türkiye'de büyük yankı uyandırdı. Sosyal medyada birçok kullanıcı, karara tepki göstererek ifade özgürlüğünün kısıtlanması olarak değerlendirdi. Türkiye hükümetinden henüz resmi bir açıklama yapılmazken, Dışişleri Bakanlığı'nın konuyla ilgili inceleme başlattığı öğrenildi. TRT yetkilileri ise, Hindistan hükümeti ile görüşmeler yaparak erişim engelinin kaldırılması için girişimlerde bulunduklarını açıkladılar.
Bundan Sonra Ne Olacak?
TRT World'e getirilen erişim engeli, iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni bir gerginliğe yol açabilir. Türkiye'nin bu duruma nasıl bir tepki vereceği ve Hindistan hükümetinin kararlılığını sürdürüp sürdürmeyeceği merakla bekleniyor. Erişim engelinin uzun sürmesi durumunda, TRT World'ün Hindistan'daki izleyici kitlesi önemli ölçüde etkilenebilir. Bu durum, uluslararası haber platformlarının faaliyetlerini yürütürken karşılaştıkları zorlukları bir kez daha gözler önüne seriyor. İfade özgürlüğü ve basın özgürlüğü gibi temel hakların korunması için uluslararası toplumun daha duyarlı olması gerektiği bir kez daha vurgulanıyor.
