
Üşümezsoy'dan Görür'e Deprem Eleştirisi: Senaryoları Tutmadı!
İstanbul'da meydana gelen 4.0 büyüklüğündeki deprem sonrası deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'dan dikkat çeken açıklamalar geldi. Üşümezsoy, Prof. Dr. Naci Görür'ü eleştirerek, "Naci Görür'ün 1999'dan bu yana söylediği hiçbir senaryo çıkmadı, 7-7.5 dediler, olmadı" ifadelerini kullandı.
İstanbul Depremi ve Uzman Görüşleri
Marmara Denizi Büyükçekmece açıklarında meydana gelen 4.0 büyüklüğündeki deprem, İstanbul'da hissedildi. AFAD, depremin derinliğini 8.16 km olarak açıkladı. Depremin ardından "Neler Oluyor Hayatta" programına telefonla bağlanan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, önemli değerlendirmelerde bulundu.
Üşümezsoy, 23 Nisan'daki 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından bu sarsıntıların normal olduğunu belirterek, "23 Nisan’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, yaklaşık 30 km uzunluğunda bir fay parçasını kırdı. Bu fay, Silivri açıklarından başlayıp Kumburgaz açıklarına kadar uzanıyor ve burada sona eriyor. Bu kırılmada yaklaşık 300 km²’lik bir alan, 10 km derinliğe kadar, 30 cm kadar yer değiştirdi. Sonrasında meydana gelen 4.0 ve 5.0 büyüklüğündeki depremler, bu kırılmanın uç noktalarındaki artçı sarsıntılardır" dedi.
Üşümezsoy, sözlerine şöyle devam etti:
- Bu artçılar, büyük deprem sonrası kırılmayan küçük yama bölgelerde olur.
- Kumburgaz ile Küçükçekmece arasında ikinci bir fay olduğunu savunuyor.
- Eğer orada aktif bir fay olsaydı, kırılma sonrası Avcılar, Ambarlı, Yakuplu gibi bölgelerde artçılar olurdu ama olmadı.
- Silivri-Yeşilköy-Adalar hattına da stres aktarılmadı.
- Bu da, 6.2’lik depremin bölgedeki tüm stresi boşalttığını gösteriyor.
Üşümezsoy'dan Naci Görür Eleştirisi
Şener Üşümezsoy, Naci Görür'ün deprem tahminlerine yönelik eleştirilerini de dile getirdi. "2019’da olan 5.7’lik deprem öncüydü” diyenlere karşı çıkan Üşümezsoy’a göre, 6.2’lik son deprem beklenen kırılmayı gerçekleştirdi ve fay hattı üzerindeki stres bitti. Üşümezsoy, "Naci Görür'ün 1999'dan bu yana söylediği hiçbir senaryo çıkmadı, 7-7.5 dediler, olmadı" şeklinde konuştu.
Türkiye, aktif bir deprem kuşağında yer alması nedeniyle sürekli deprem tehdidi altında bulunmaktadır. Bu durum, deprem uzmanlarının görüşlerinin ve uyarılarının önemini artırmaktadır. Ancak, uzmanlar arasındaki farklı görüşler ve tahminler, kamuoyunda kafa karışıklığına neden olabilmektedir. Bu nedenle, deprem konusunda doğru ve güvenilir bilgilere ulaşmak büyük önem taşımaktadır.
Şener Üşümezsoy'un Naci Görür'e yönelik eleştirileri, deprem uzmanları arasındaki farklı yaklaşımları ve görüş ayrılıklarını bir kez daha gözler önüne serdi. Bu durum, deprem konusunda daha kapsamlı ve bilimsel çalışmaların yapılması gerektiğini vurgulamaktadır. Unutulmamalıdır ki, depremle yaşamayı öğrenmek ve gerekli önlemleri almak, olası felaketlerin etkilerini en aza indirmek için hayati öneme sahiptir.