İzzet Özgenç'ten Erdoğan'a Şok! Kirli Pazarlık İtirafı mı?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski hukuk danışmanı Prof. Dr. İzzet Özgenç'ten flaş bir karar geldi. Özgenç, yeni çözüm süreci kapsamında kurulan "Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu"nda yer alma teklifini, çarpıcı bir ifadeyle reddetti: "Kirli pazarlığın içerisinde olmayacağım." Bu beklenmedik çıkış, Ankara'da siyasi gündemi sarsarken, Özgenç'in açıklamaları yeni tartışmaları da beraberinde getirdi.
Özgenç'ten Sert Eleştiriler
Ceza hukukçusu Prof. Dr. İzzet Özgenç, komisyonda yer alması yönündeki teklife sosyal medya hesabı üzerinden yanıt verdi. Özgenç, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’a yaptığı çağrıyla başlayan ve PKK’nın silah bırakmasıyla devam eden yeni çözüm sürecini eleştirdi. Sürecin hukuka aykırı olduğunu savunan Özgenç, şu ifadeleri kullandı:
“Terör örgütüyle dolaylı olarak ve hatta doğrudan yapılan pazarlığın 'gereklerini' yerine getirmek amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde hukuka aykırı bir surette oluşturulmuş olan komisyon çalışmalarına 'katkı' vermek üzere önerilen isimler arasına benim de dahil edilmiş olduğumu öğrenmiş bulunmaktayım."
Özgenç, Türkiye’nin bir Kürt sorunu olduğuna ve bu sorunun hukuk zemininde çözülmesi gerektiğine inandığını belirterek, izlenen yöntemin yanlışlığı nedeniyle komisyonda yer almayacağını vurguladı.
Siyasi Arenada Yankıları
İzzet Özgenç’in bu açıklamaları, siyasi arenada farklı tepkilere yol açtı. AK Parti cephesinden henüz resmi bir açıklama gelmezken, muhalefet partileri Özgenç’in sözlerini destekleyici nitelikte yorumlar yaptı. Bazı hukukçular, komisyonun hukuki dayanağının sorgulanması gerektiğini savunurken, bazıları ise çözüm sürecinin şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
Bu gelişmeler ışığında, merak edilen bazı sorular şunlar:
- Komisyonun geleceği ne olacak?
- Hükümet, Özgenç’in eleştirilerine nasıl bir yanıt verecek?
- Çözüm süreci, bu gelişmelerden nasıl etkilenecek?
Çözüm Süreci ve Hukuki Tartışmalar
Türkiye'de çözüm süreçleri geçmişte de tartışmalara neden olmuştu. Bu süreçlerin hukuki zeminde yürütülmemesi, ilerleyen dönemlerde çeşitli sorunlara yol açmıştı. Hukuk devleti ilkesinin zedelenmesi, toplumsal kutuplaşmanın artması ve adalet duygusunun zarar görmesi gibi riskler, çözüm süreçlerinin en çok eleştirilen yönleri arasında yer alıyor. Bu bağlamda, İzzet Özgenç'in açıklamaları, hukuki kaygıların yeniden gündeme gelmesine neden oldu.
İzzet Özgenç'in bu kararı, Türkiye'nin siyasi gündemine bomba gibi düştü. "Kirli pazarlık" ifadesiyle başlayan tartışma, çözüm sürecinin geleceği ve hukuki temelleri üzerine yoğunlaşacak gibi görünüyor. Önümüzdeki günlerde, bu konuda yapılacak açıklamalar ve atılacak adımlar, Türkiye'nin siyasi iklimini derinden etkileyecek.
