Aydın'ın Nazilli ilçesinde yaşanan ve bir anne ile iki çocuğunun hayatını kaybettiği yangın, korkunç bir gerçeği ortaya çıkardı. İlk belirlemelere göre elektrik kontağından çıktığı düşünülen yangının, aslında bir cinayet planı olduğu anlaşıldı. İtfaiye eri olan baba Turgay Gezgin'in, yangından kısa süre önce tanıştığı bir hemşire ile evlenebilmek için evi kundaklayarak eşini ve çocuklarını öldürdüğü iddia ediliyor. Bu vahim olay, tüm Türkiye'yi derinden sarstı.
Yangın Gecesi Neler Yaşandı?
18 Mart tarihinde Yeşil Mahalle'de meydana gelen yangın, Fatma Gezgin ile çocukları Deniz (11) ve Toprak (4)'ın hayatına mal oldu. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını söndürdü ancak anne ve iki çocuğu kurtarmak mümkün olmadı. Yangın sırasında gece mesaisinde olan Turgay Gezgin, olay yerine geldiğinde baygınlık geçirerek hastaneye kaldırıldı. İlk başta şüpheli bir durum görülmezken, soruşturma derinleştikçe karanlık sırlar ortaya çıkmaya başladı.
Şüpheler Nasıl Arttı?
Olayın ardından Turgay Gezgin'in, Nazilli Devlet Hastanesi'nde görevli hemşire F.T. ile çok kısa süre sonra birlikte yaşamaya başlaması ve nişanlanması, polisin dikkatini çekti. Bu durum, yangının ardındaki gerçeklerin ortaya çıkarılması için önemli bir ipucu oldu. Polis, savcılığın izniyle itfaiyeci ve nişanlısını teknik takibe aldı. Yapılan incelemeler sonucunda, Turgay Gezgin'in evi kundakladığına dair deliller elde edildi.
Soruşturma Devam Ediyor
Turgay Gezgin, "kundaklama" suçlamasıyla tutuklanırken, nişanlısı F.T. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Yangının çıkış nedeni ve F.T.'nin olaydaki rolüne dair soru işaretleri hala devam ediyor. Yetkililer, delil toplama ve teknik incelemelerin sürdüğünü belirtiyor. Bu trajik olay, akıllara birçok soruyu getiriyor:
- Turgay Gezgin, bu korkunç planı tek başına mı yaptı?
- Hemşire F.T.'nin olayla bir ilgisi var mı?
- Yangının gerçek nedeni neydi?
Bu soruların yanıtları, soruşturmanın ilerleyen aşamalarında netlik kazanacak.
Bu tür olaylar, toplumda derin bir üzüntü ve güvensizlik yaratır. Bir insanın, sevdiği insanlara karşı bu denli acımasız olabilmesi, insanlık adına büyük bir yıkımdır. Umuyoruz ki, adalet yerini bulacak ve bu korkunç suçun sorumluları hak ettikleri cezayı alacaklardır. Bu olay aynı zamanda, aile içi şiddetin ve insan ilişkilerindeki sorunların ne kadar vahim sonuçlara yol açabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Toplum olarak bu tür olayların önüne geçmek için daha fazla çaba göstermeli, sevgi, saygı ve anlayış temelli ilişkiler kurmalıyız.