Cübbeli Ahmet Hoca'nın İstanbul depremiyle ilgili yaptığı açıklamalar sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Ünlü isim, gördüğü bir rüya üzerine cemaatiyle birlikte ettiği duaların depremin yıkıcı etkisini azalttığını öne sürdü.
Cübbeli Ahmet'ten Şaşırtan Deprem Yorumu
Ahmet Mahmut Ünlü, bilinen adıyla Cübbeli Ahmet Hoca, 23 Nisan'da Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremle ilgili dikkat çeken bir yorumda bulundu. Depremin ardından yaptığı vaazda, Ramazan ayının başında bir rüya gördüğünü ve bu rüyada denizlerin kabardığını ancak bir yıkım olmadığını söyledi. Cübbeli Ahmet, bu rüyanın ardından 19 Mart'ta cemaatiyle birlikte hacet namazı kıldıklarını ve dualar ettiklerini belirtti.
Cübbeli Ahmet Hoca, dualarının kabul olduğunu ve bu sayede depremin yıkıcı etkisinin önlendiğini iddia etti. Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Biliyorsunuz, bir mart gibi, Ramazan-ı Şerifin başında bir rüya görmüştüm depremle ilgili ve anlatmıştım. Hatta iftar sohbetinde anlattım. Hani normal, o zaman perşembe sohbetleri olmadığı için. Yani bir yıkılma olmadığını, işte bir şey olmadığını ama çok korkutulduğumuzu beyan edip, işte 19 Mart'ta, hacet namazı kılalım belaların def-i için sonra toplanmıştık. Hacet namazlarını biliyorsunuz. Kalabalık, binlerce kişinin iştirakiyle kadın erkek kılmıştık. Elhamdülillah Rabbim kabul ve karin eylemişti. Fazlu keremiyle diye, ümitle zannediyoruz. Bu da ona bir delalet ve alamet oldu. Bir yıkım olmaması."
Deprem Uzmanları Ne Diyor?
Cübbeli Ahmet'in açıklamalarının ardından bazı deprem uzmanları da konuya dahil oldu. Bir uzmanın, "Beklenilen İstanbul depremi de bununla geçmiştir, bu onu savuşturmuştur" şeklinde bir yorum yaptığı iddia edildi. Ancak bu yorumun doğruluğu henüz teyit edilmedi.
Duaların Gücü Tartışması
Cübbeli Ahmet'in depremle ilgili yorumları, duaların gücü ve doğal afetler üzerindeki etkisi konusunda yeni bir tartışma başlattı. Sosyal medyada pek çok kişi, Cübbeli Ahmet'in açıklamalarına destek verirken, bazıları ise bilimsel gerçeklere dikkat çekerek bu tür yorumların yanlış yönlendirme olduğunu savundu.
Türkiye, aktif bir deprem kuşağında yer almaktadır ve bu nedenle deprem bilinci oldukça önemlidir. Depremlere karşı hazırlıklı olmak, binaların güvenliğini sağlamak ve doğru bilgilere ulaşmak hayati önem taşır. Bu tür doğal afetlerin etkilerini azaltmak için bilimsel yöntemlere başvurmak ve gerekli önlemleri almak en doğru yaklaşımdır.
