Çalışmayı yürüten Amerikalı biyomühendislerden Perumal Gandhi , “Eğer çevreci olmayan ürünlerden yaptığımız beslenmemizi değiştirmek istiyorsak, orijinal ürünün daha iyisi ya da özdeşi olmak zorunda. Dünya inek bazlı sütten bitkisel bazlı süte geçiş yapmayacak.” diye konuşmuştu.
Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya eyaletinde Perumal Gandhi ve Ryan Pandya yürütülen çalışmalar halen devam ediyor.
Gerçek süt tadının hedeflendiği çalışmalar boyunca biyomühendisler, dünyada süt elde etmek için ineklere yapılan işkenceleri ve bir takım olumsuz durumları gidermek için yapay süt üretimini gerçekleştirdiklerini belirtiyorlar.
BM’ye göre de süt ürünlerinin üretilmesi sürecinde dünyada sera gazı emiliminin arttığı belirtiliyor. Fakat yapay inek sütü ile dünya çapında sera gazı emisyonunun azaltılacağı planlanıyor.
Sentetik süt nasıl elde ediliyor?
Biyomühendisler ineklerden aldıkları DNA’ların yapılarını değiştirerek çeşitli maya hücrelerini enjekte ediyorlar. Elde edilen bu maya hücreleri birkaç gün bir kapta bekletilir ve bu mayalar süt üretiminde kullanılacak hale gelirler. Üretim sürecinde besin değerlerinin iyice ayarlandığı sütün gerçek inek sütünden çok daha sağlıklı ve raf ömrünün de uzun olacağı bildiriliyor.